Almanca - Türkçe
flug teriminin Almanca Türkçe sözlükte anlamı
- e {flu: k} r uçuş
- [der] uçuş
- e r. flu: k uçuş
- uçak seferi
- uçuş
Şimdi ayrılmalıyım, beni uçuş için arıyorlar.
-Jetzt muss ich gehen, sie rufen gerade meinen Flug auf.
- flug tag
- tag Flug
İlgili Terimler
İngilizce - Türkçe
flug teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı
- flight
- göç
Şehirlerden beyaz göçü önlemek kolay değildir.
-It's not easy to prevent white flight from cities.
- flight
- hareket
Pazartesi öğleden sonra hareket eden bir uçuşa ihtiyacım var.
-I need a flight that leaves on Monday afternoon.
Uçağım bir saat içinde hareket edecek.
-My flight will depart in an hour.
- flight
- menzil
- flight
- uçakla seyahat
- flight
- (Askeri) (AMERİKAN SAVUNMA KURULU) UÇUŞ: 1. Müşterek bir görev almış belirli bir uçak grubu. 2. Harekat harici bir görevde tek bir uçağın yaptığı uçuş
- flight
- sürü
Tokyo'dan Hawai'ye uçuş ne kadar sürüyor?
-How long is the flight from Tokyo to Hawaii?
Uçuş ne kadar sürüyor?
-How long is the flight?
- flight
- yağmur (kurşun, ok vb)
- flight
- (Askeri) UÇUŞ (A. B. D. SAVUNMA BAKANLIĞI): 1. Deniz ve deniz piyade sınıfında genellikle müşterek bir görev almış belirli bir uçak grubu
- flight
- (Argo) fertik
- flight
- kat
Tom bir kat aşağıya yürüdü.
-Tom walked down a flight of stairs.
Tom iki kat merdiven düştü ve şimdi hastanede.
-Tom fell down two flights of stairs and is now in the hospital.
- flight
- {i} geri çekilme
- flight
- hicret
- flight
- bir kat merdiven
- flight
- yol alma
- flight
- put to flight kaçm
- flight
- {i} yağmur kurşun
- flight
- {i} ok vb
- flight
- {i} kaçış; firar
- flight
- {i} akış
- flight
- (isim) kaçma, uçuş, uçma, kuş sürüsü, böcek sürüsü, yağmur (kurşun, ok vb.), akış, kaçış, firar, geri çekilme
- rate of flug change
- (Tekstil) akış değişme hızı
İlgili Terimler
Almanca - İngilizce
flug teriminin Almanca İngilizce sözlükte anlamı
- flight
- Flug nach Leitkurs
- omnirange flight
- Flug nach Leitstrahl
- omnirange flight
- Flug und Unterkunft sind im Preis inbegriffen.
- The price includes flights and accommodation
- flugplanmäßiger Flug
- scheduled flight
- (Flug, Termin) umbuchen (auf)
- to alter
- (Flug, Termin) umbuchen (auf)
- to change (flight) (for)
- Beim Flug zum Merkur kann man nicht die Direttissima nehmen, man muss sich dem P
- You cannot take the most direct route to Mercury, you have to approach the planet in a sophisticated kind of spiral
- Der Flug geht über München.
- The flight goes via Munich
- Empty-Legs-Flug
- empty legs flight
- Er nahm den nächstmöglichen Flug nach Hause.
- He took the next available flight home
- Hat mit dem Flug alles geklappt?
- Did you get the flight all right?
- Last-Minute-Flug
- last-minute flight
- Unser Flug wurde wegen des Sturms zum nahegelegenen Militärflughafen umgeleitet.
- Our flight was diverted to the nearby military airport because of the storm
- Unterstützung beim Flug in der Umlaufbahn (Raumfahrt)
- orbit support (astronautics)
- auf dem Flug nach Norden
- on the northbound flight
- ein Flug nach Orlando
- a flight to/bound for Orlando
- ein nicht angetretener Flug
- a no-show flight
- eine (Flug)strecke befliegen
- to operate on a(n) (air) route
- eine (Flug)strecke befliegen
- to fly a(n) (air) route
- jdn. auf einen anderen Flug umbuchen
- to transfer somebody (on)to another flight
- schlechter Flug
- bumpy flight
- schlechter Flug
- uncomfortable flight
- tragischer Flug
- doomed flight
- tragischer Flug
- ill-fated flight
- unbemannter Flug
- unmanned flight
- verhängnisvoller Flug
- doomed flight
- verhängnisvoller Flug
- ill-fated flight
İlgili Terimler
İngilizce - İngilizce
flug teriminin İngilizce İngilizce sözlükte anlamı
- More than one cup of tea. Plural of tas. Example: Shall I make some flug for you?